Özel güvenlik ve liyakatsizlik


Civan Değer

DAKTİLO NEWS - Türkiye’de özel güvenlik sektörü büyümeyi sürdürürken, mesleğe girişteki kriterlerin yetersizliği de tartışma yaratmaya devam ediyor. Neredeyse başvuran herkesin Özel Güvenlik Görevlisi (ÖGG) kimliği alabildiği bir zeminde; kamu güvenliği açısından da soru işaretleri doğuruyor.

FİZİKSEL YETERSİZLİKLER GÖZ ARDI EDİLİYOR

Özel güvenlik görevlilerinde aranan fiziksel gereklilikler ve buna benzer temel kriterlerin yetersizliği sık sık sahada göze çarpıyor. Aşırı kilo, boy - kilo orantısızlığı, düşük kondisyon, refleks zayıflığı gibi sorunlara rağmen günümüzde göreve kabul edilen özel güvenlik personeli, acil müdahale ya da riskli durumlarla başa çıkmakta ciddi anlamda zorlanabiliyor. Hatta bildiğimiz bedensel engeli olan bazı bireyler şu anda bu görevleri icra ediyor. Oysa bu tür görevlerde fiziksel dayanıklılık ve hızlı hareket kabiliyeti hayati öneme sahiptir.

İLETİŞİM VE BİLGİ EKSİKLİĞİ SAHADA RİSK DOĞURUYOR

Sadece fiziki değil, iletişim ve bilgi donanımı açısından da yetersiz birçok özel güvenlik görevlisi sahada yer alıyor. Olaylara doğru tepki vermekte zorlanan, meslek hakkında hukuki bilgisi yetersiz, hak ve sorumluluklarını bilmeyen görevliler, hem vatandaşla yaşanan gerilimleri tırmandırıyor hem de kamu düzeninin sağlanmasında zafiyet yaratabiliyor. Bu nedenle etkili güvenlik hizmeti için eğitim ve iletişim becerileri en az fiziksel yeterlilik kadar hayati önem taşıyor. Çoğu yerde iki kelimeyi bir araya getirip cümle kurmakta zorlanan, görevi ile ilgili rapor ve tutanak hazırlamasını bilmeyen sayısızca kişinin bu camiada görev alması bu işin erbabı olanlar açısından hak gaspından başka bir şey değildir. 

SABIKA KAYITLARI DIŞINDA NEREDEYSE HİÇBİR ENGEL YOK

Mevzuata göre özel güvenlik görevlisi olmak için ağır ceza mahkûmiyeti ya da bazı suçlardan hüküm giymemiş olmak yeterli. Ancak ne ruhsal sağlık ne de sosyal iletişim yetenekleri sistematik olarak değerlendirilmiyor. Bu da, ciddi psikolojik sorunları olan ya da mesleki etik anlayışa sahip olmayan kişilerin bile bu alanda görev yapabilmesine neden oluyor. Hatta bedensel engeli olan birçok kişi bir yolunu bularak özel güvenlik görevlisi olabiliyor.   

HERKES GÜVENLİK GÖREVLİSİ OLABİLİR Mİ?

Maalesef Türkiye’de, işlemiş ya da işlediği iddia edilen bazı suçların dışında neredeyse başvuruda bulunup kursu bitirdikten sonra sınavı geçen herkes özel güvenlik olabiliyor. Bu bağlamda değerlendirdiğimizde bu sorunun yanıtı daha net bir şekilde ortaya çıkıyor. Türkiye’de belirli suçlardan hüküm giymemiş neredeyse herkes, kısa bir kursun ardından özel güvenlik kimliği alabilirken, bazı suçlar ise kapsam dışı kalıyor. Güvenlik gibi doğrudan insan yaşamı ve kamu düzeniyle ilgili bir alanda bu denli esnek bir sistemin işletilmesi, halkın güvenlik algısını da olumsuz etkiliyor.

KRİTERLER YENİDEN BELİRLENMELİ

Tam da bu noktada, özel güvenlik görevlilerinin seçimi ve denetimi konusunda daha sıkı ve çok yönlü kriterlerin getirilmesi kaçınılmaz oluyor. Fiziksel yeterlilik, iletişim becerisi, psikolojik sağlamlık ve meslek etiği gibi unsurların göz önünde bulundurulması gerekiyor.

GÜVENLİĞİN GÜVENCESİ VE NİTELİKLİ PERSONEL

Özel güvenlik görevlilerinin sadece sayıca değil, nitelik olarak da yeterli olması kamu güvenliği açısından büyük önem taşıyor. Güvenlik görevlileri, yalnızca bina kapılarını değil, aynı zamanda toplumun huzurunu da koruyor. Özel güvenlik görevlilerinin insan ilişkileri alanında da etkili olması gerekirken bu konuda son derece yetersiz bir tablo ortaya çıkıyor. Öyle ki bilgi becerisi ve iletişim anlamında ifade özgürlüğünü elde edememiş kişilerin sahada görevlendirilip kabul görmesi işin erbabı olan insanlara da her geçen gün yeni kayıplar yaşatıyor. Bu temelde mesleğe kabul sürecinin daha titiz, ölçülebilir ve denetlenebilir olması gerektiği yönündeki çağrılar giderek daha fazla destek buluyor. 


Daha yeni Daha eski