Şu anda tutuklu bulunan Gazeteci Fatih Altaylı ile Abdullah Öcalan’ın 1997’de Lübnan’ın Bar Elias kentinde yaptığı yaklaşık 30 dakikalık röportajın ilk bölümü, 28 yıl sonra yayımlandı.
DAKTİLO NEWS - Röportaj, 1996 Susurluk kazası, devlet içindeki çete yapılanmaları ve Öcalan’ın barış ısrarlarını kapsıyor. Çekildiği dönemde “Terörle Mücadele Kanunu” gerekçesiyle yayınlanması engellenmişti.
Öcalan, Susurluk kazasını Türkiye tarihinde bir dönüm noktası, “kilometre taşı” olarak nitelendirdi; kazayı sadece bir kaza olarak görmediğini söyledi. Abdullah Çatlı ve Sedat Bucak üzerinden yürütülen yapılanmalara, suikast girişimlerine ve bu çevrelerin uyuşturucu, silah kaçakçılığı gibi illegal işlere karıştığı iddialarına dikkat çekti.
Sedat Bucak’ın “25 bin silahlı adamı” iddiası, Çatlı’nın bağlantıları ve çete-devlet ilişkisinin devlet içinde bir “devlet” oluşturduğu yönündeki değerlendirmeleri röportajda öne çıktı. Öcalan, bu yapıların yalnızca kendisine yönelik suikastla açıklanamayacağını, “suikast perdesi” altında geniş rant ve suç ağları bulunduğunu savundu.
Gazeteler ve Öcalan’ın anlatımına göre bazı özel tim ve çetelerin uyuşturucu işine karıştığı; Afganistan’dan Orta Avrupa’ya kadar uzanan organize kaçakçılık şebekelerinin bulunduğu iddia edildi. Bu süreçlerin büyük bir savaş ve uyuşturucu rantı yarattığı vurgulandı.
1990’ların köy boşaltmaları ve faili meçhul cinayetler de konuşuldu: Öcalan, binlerce köyün boşaltıldığını, çok sayıda insanın sorgusuz infaz edildiğini ve mal varlıklarına el konulduğunu belirterek kamuoyunun bunları sorgulaması gerektiğini söyledi.
Kişisel ve siyasi hedeflerinden söz ederek, Güneydoğu’nun kalkınması, Fırat-Dicle kıyılarında ekonomik ve kültürel projeler geliştirilmesi, köylerin yeşillendirilmesi ve halkların kültürel haklarının tanınması gibi hedeflerini anlattı. Üniter devletin korunması gerektiğini, fakat halkların kültürel ve ekonomik güçlenmesi üzerine çözüm aradığını ifade etti.
Barış vurgusu öne çıktı: “Yeter ki diyalog olsun, biz yarın bütün silahları susturalım” sözleriyle diyalog çağrısı yaptı ve siyasilerin karar gücü eksikliğine işaret etti. Türkiye’deki siyasi yapıların halk güvenini yitirdiğini savundu ve güçlü bir irade/karar mercisi olması gerektiğini belirtti.
Röportaj, Susurluk ve sonrasındaki çete-devlet ilişkileri, bölgedeki insan hakları ihlalleri ve Öcalan’ın siyasi çözüm/ekonomik dönüşüm vizyonunu belgeleyen tarihsel bir kaynak olarak yayımlandı. Kaynak: ÖZGÜR DÜŞÜNCELER
Röportajın 1. Bölümü'nün tamamı şu linkten izlenebilir: https://ozgurdusunceler.com/video.php?media_id=454
){kind=link}